Tarsus Ticaret Borsası olağan haftalık Yönetim Kurulu toplantısını gerçekleştirdi.
Tarsus Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı Murat Kaya, TOBB 'ni temsilen Tarım ve Orman Bakanlığı Danışma Kurulu, kurul üyeliğine seçildi.
Toplantıda olağan gündem maddelerinin görüşülmesinin ardından Borsanın 2018 Yılı Tarımda Özet raporu incelendi.
TOBB 'ni temsilen Tarım ve Orman Bakanlığı Danışma Kurulu, kurul üyeliğine seçilen Başkan Murat Kaya hazırlanan rapor ile ilgili şu görüşlere yer verdi;
TOBB temsilen Tarım ve Orman Bakanlığı Danışma Kurulu üyeliğinde görevlendirilmem hususunda özel sektörü her zaman koruyan , dinleyen TOBB Başkanı Sayın Hisarcıklıoğlu 'na teşekkür ederim. Tarım ve Orman Bakanlığına bağlı bu kurulun amaç ve esasları doğrultusunda sorunların çözümünde mücadelemizi sürdürmek için çalışacağız.
Her yıl düzenli bir şekilde takibini yaptığımız istatistiki çalışmaların derlenmesi ile hazırlanan 2018 Yılı Tarımda Özet raporumuzda , bu yıl yaşanan iklim koşullarının tarımsal üretimde en büyük risk olduğunu daha net görmemizi sağladı.
Tarımsal üretim yapılan her alanımız açık bir fabrika gibidir. Üreticimizin bu noktada her an çok büyük risklerle karşı karşıya kalması ne yazık ki kaçınılmaz. Bunun yanına ilave olarak plansız üretim, değişen politikalar, yüksek girdi fiyatları, girdilerin pahalı, ürün fiyatının düşük olması da eklenince riskin büyüklüğü kat be kat artmaktadır.
Dünyamızın yaklaşık 10 da 1 'inde ( 1.5 milyar hektar ) tarım yapılmaktadır. Ülkemiz bu konuda çok şanslı olup yaklaşık 3'de 1'inde ( 24 milyon hektar ) tarım yapılmaktadır. Tarım alanlarımızın yaklaşık 200 milyon dekarını tahıllar ve diğer bitkisel ürünler, 8 milyon dekarını sebze bahçeleri, 32 milyon dekarını meyveler, içecekler ve baharat bitkileri alanı oluşturuyor. Bu rakamlar baz alındığında ülkemizin tarımsal üretimi yıllık yaklaşık 160 milyon ton. Bu üretimin 22 milyonu hayvansal ve su ürünlerinden sağlanıyor.Nüfusumuzun 5 te 1'i tarımla uğraşıyor ve tarımda istihdam edilen kişi sayısı 5.6 milyon.Son 10 yılda kaybedilen tarım alanımız ise (2,1 milyon hektar) 87 ülkenin yüzölçümünden büyük. 2018 yılında bir önceki yıla göre tahıllar ve diğer bitkisel ürünlerde üretimimiz %5,8, sebzelerde %2,6 azaldı. Tahıl ürünleri üretim miktarları 2018 yılında bir önceki yıla göre %4,8 oranında azaldı. 2017 yılında 21,5 milyon ton olan buğday üretimi 2018 yılında %7 azalışla 20 milyon ton; 7,1 milyon ton olan arpa üretimi ise %1,4 azalışla 7 milyon ton olarak gerçekleşti.
Bütün bu veriler ışığında değindiğimiz konu TARIM ve tarımsal üretim. Yani iklim değişikliğinden en çok olumsuz etkilenen sektörlerin başı. Şartlar ne olursa olsun Biz üretmeye mecburuz. Üretirken de birbirimizin elinden tutmalıyız.
Tarım; Türkiye ekonomisinin lokomotif ve en stratejik sektörlerinin biridir. Türkiye, sahip olduğu verimli topraklar, sulama imkanları, rekabet gücü ve önemli ihraç pazarları ile Türk tarımının gücü her geçen gün daha da arttırılmalıdır.Bu bağlamda üreticimize, tarım sektörüne , tarımsal gıda üretimine ,tarımsal ticarete de destekler artarak devam etmelidir.
Tarımda daha iyi tasarlanmış bir sistemin gerekliliği var. Tarım sektörüne, tarımsal desteklere, tarımın iç ve dış ticaretine yeni bir vizyon getirilmeli.Yüksek teknolojisi ile rekabet ettirecek ve inovatif üretim altyapısı ile yüksek kalite ve verim sağlayacak bir yapıya geçiş sağlanmalı.Tarım politikalarımızı yenileyerek tarım sektörümüzü rekabet içinde olduğumuz ülkelere göre daha cazip, tercih edilen ve bu rekabete uyumlu hale getirmek için tarım sektörünü dönüşüme , değişime götürecek devrim yapmamız şart.
